3 Kasım 2014 Pazartesi

Satranç: Hayatın İçinden Bir Oyun

Hayat bir oyun” diye düşünebilirsiniz; ama adımları düşünerek atmak gerekiyor; mat olmamak, ayakta kalmak için…

Satranç, soyut düşünmeyi gerektiren bir zeka oyunudur. Hangi taşın nasıl hareket ettiğini öğrendikten sonra, bu oyunu herkes oynayabilir. Ancak her hamleyi dikkatlice ve düşünerek oynamak gerekiyor. Satrançta profesyonelleşmek ise, oynanan her hamlenin bir veya birkaç hamle sonra hangi hedefi sağlayacağını, rakibin ne hamleler yapacağını ön görerek zamanla oluyor. Bu nedenle, oynanan her hamlede hedefe yaklaşırken çok boyutlu düşünmek gerekiyor. Rakibiniz bir açığınızı gördüğü anda sizi affetmez. Ayrıca bu oyun dikkat ve sabır da gerektiriyor. Tüm bu açılardan bakıldığında, insan ilişkileri de satranca benzetilebilir.

Adımları her yönüyle düşünmek gerekiyor

İlişkilerde, atılan her adımın avantajını ve risklerini her yönüyle düşünmek gerekiyor. Hayatta, anlık eylemlerin sonuçlarını ve bir sonraki hamleleri de dikkate almak önemli. Stratejik düşünme şekli yakın çevreyle, aileyle, dostlarla olan ilişkilerde olmaması gereken bir durum; ama her türlü ilişkide insanın aklına "Böyle yapsam, o ne yapar? Şunu desem, bu ne düşünür?" gibi sorular takılabiliyor.

Stratejik davranıp amaca odaklanılmalı

Bir de çevremizde açığınızı bulmak ve bundan yararlanmak isteyecek art niyetli insanlar da olabiliyor. Bunlara fırsat vermeden; bilgimize, birikimimize, zekamıza güvenip stratejik davranarak hedefimize odaklanmak en iyisi. “Hayat bir oyun” diye düşünebilirsiniz; ama adımları düşünerek atmak gerekiyor; mat olmamak, ayakta kalmak için…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder